Teklif Ediyorum: Benimle Evlenir misin?

Entre-pire
4 min readMar 26, 2019

Önceliklerimizin ve değer algılarımızın zamanla değişmesi kaçınılmaz bir gerçek. Ebeveynlerimiz ile ortak bir noktada buluşamayıp, kuşak çatışmalarının yaşanmasını sorun olarak nitelemektense, toplumsal bilince katkı sağlayan bir unsur olarak görmemiz gerekiyor.

Bu duruma verilecek en önemli örneklerden birisi de evlilik kurumu. Şüphesiz ki sosyal medya imparatorluğunun egemenliği şu an için 90 kuşağı çocuklarının elinde. Ve bu nesil üniversiteden mezun oldu, askerliğini yaptı, iş güç sahibi oldu. Sırada ne var dersiniz?

Paylaşım çılgınlığı ile beraber kadınlar günündeki ufak atışmalardan çıkıp gündelik hayatımızın parçası olan gösteriş meraklılığı bizlerinde hayatında acı tecrübeler bırakmaya başladı. Evlilik sürecinde de en iyi eşya, en iyi düğün organizasyonu, en iyi balayı peşinde koşarken bir taraftan da 90 Kuşağının yaşanmışlıklarından ders almayı ihmal etmemek gerekiyor.

Çağımızın vebası: Bir kere evleniyoruz!

Bilen bilir, düğün gününde verilen mutluluk pozların arkasında kimi zaman stresli, çoğu zaman yorucu anlar yatıyor. İlk okul mezununa türev almayı öğretecek noktaya kadar gelen hesap kitap işleri içerisinde bir de çiftlerin bir birlerine karşı verdikleri psikolojik savaş eklenince işler Arap saçına dönüyor.

“Bir kere evleniyorsunuz” klişesi altında gerek esnaf gerekse ailelerin çiftler üzerinde oluşturdukları anlamsız baskı, zaman zaman beraberinde uykusuz geceler ve sorgulamaları da doğuruyor.

Dedim ya, akranlarımız bu tecrübelerini paylaşıyor ve paylaştıkça insanların bu kutsal birlikteliğe olan bakış açısı değişiyor. Yeni nesilde evlilik bir külfet, konfor alanına yapılmış taciz ve kendi çizdiği hayat felsefesine aykırı bir eylem olarak algılanıyor.

Bunun sebeplerinden birisi hiç şüphesiz yaşam kalitemizin ekonomik gelişmelerden ve diğer sosyal etkenlerden ötürü zayıflaması da gösterilebilir. Bireyselliğin ön plana çıkması, bireylerin kendilerine koydukları hedefleri gerçekleştirmek için ihtiyaç duydukları maddi-manevi desteği eş edinmeden de karşılayabilmeleri(sosyal medya, arkadaşlık siteleri, geniş aktivite imkanları) gibi.

Gerçekte neler değişti?

Çiftlerin bir birlerinden beklentileri ve yeni neslin hayata bakış açısı değişti. Özellikle büyük şehirlerde boşanma oranlarındaki artış evlilik olgusunun köküyle değiştiğine bir işaret. 2018'de boşanan çiftlerin sayısı bir önceki yıla göre 10,9 puan artarak 142 bin 448 oldu. En çarpıcı olanı ise bu boşanmaların %37,6'sı evliliğin ilk 5 yılı, %20,4'ü ise evliliğin 6–10 yılı içinde gerçekleşmesi.

Değişen bir başka şeyde aşırı cinsiyetçi davranışlar. Kadına şiddet vakalarının önlenememesi, feminist hareketlerin sınıf gözetmeksizin toplumda belirmesine yol açarken, karşı tarafta geçmişten gelen baskınlığını koruma iç güdüsüyle direnç göstermekte.

İnanması güç ama daha yolun başında bu tür hesapları yapan insanlar var ve biraz konuştuğunda kendince o kadar haklı sebepler üretiyor ki.. Evliliği huzur ve güven için değil de mal edinmek, tabir-i caizse karşı tarafı “yolmak” için bir süreç olarak gören zihniyetler ister istemez diğer insanların bir birlerine olan güvenlerini de sorgulamaya sevk ediyor.

Bana kalırsa, evlilik kararını verme noktasına gelmiş kişinin aşağıdaki sorulara net bir şekilde cevap verebilmesi gerekiyor: Evliliği toplumun dayatması vs. nedenlerden ötürü bir amaç olarak mı görüyorum? Yoksa, ilişkimin beni getirdiği nokta bu mu? Kalbinizin verdiği kararı beyninizde destekliyor mu? Bu sorumluluğun altına girmeye hazır mısınız(hastalığı, hamileliği, işsizliği, kredi ödemesi, kavgalar, yıldönümleri..)?

Ekşi sözlükte “evlenmek için geçerli ve güzel nedenler” başlığında denk geldiğim bir entry’yi paylaşmak istiyorum:

gün içinde bir sürü işiniz olsa da, telefonda bir dakika konuşmasanız bile, hatta akşam yemeğini de iş toplantısıyla vs geçirseniz de bunların ardından eve dönecek olmanız ve sevdiceğinize sarılarak uyumanız bence en geçerli ve en güzel sebeptir.

annenin, babanın ya da toplumun hatırı için ya da sadece üremek için evlenmeyin artık!

Hazırlanan derlemeye göz atmak için tıkla

Aslında olay bundan ibaret, iyi yanlarından bakmaya devam edelim

Uzun lafın kısası, aslında her şey aşağıdaki cümle kadar basit;

Evlilik kızların sorunlardan kurtulmak için bir tür acil çıkış kapısı olarak başvurduğu ve erkekler için de temel ihtiyaçların karşılanması olarak görüldüğü sürece toplum yerinde saymaya devam edecektir.” Majoris

Mutlu haberlerinizi almak dileğiyle..

Diğer yazılarım

Facebook | Twitter | Instagram | Slack | Kodcular | Editör | Sponsor

--

--